kaplumbağa

İşte kırsal her hangi bir yöremizde kolayca rastlayabileceğimiz bir mahluk, kaplumbağa. Şimdi, kaplumbağa var, bir de kurbağa var. Bunların ortak yönü "bağa". Sözlüğe baktığımızda "bağa"nın " kaplumbağa kabuğu anlamına geldiğini görüyoruz. Kaplumbağa'nın kaplum- kısmını da kaplı- farzedersek kaplumbağa, "Kaplumbağa kabuğuyla kaplanmış" anlamına geliyor. Peki ama bu hayvana "kabuk kaplı" demek varken "kaplumbağa kabuğu kaplı" demek biraz garip değil mi? Yani sanki önce kabuğa isim verilmiş, sonra hayvana isim verilmiş gibi. "Kabuğa bağa diyelim, bunla kaplı hayvana da kaplumbağa diyelim" demişler sanki... Bence "bağa" olsa olsa kabuk demek olabilir. Kaplumbağa kabuğu değil, alelade kabuk. Yumurta bağası, yara bağası gibi...

Hayır asıl mesele şu ki, kurbağanın kabuğu yok. Demek ki kabuk meselesi kökten yanlış. Efenim, bu heyvanların biri "kaplum"bağa, diğeri ise "kur"bağa olduğuna göre, bu iki hayvan da "Bağa"dırlar. Birincisi kaplum bağa. Yanı kaplı bağa. İkincisi ise kur bağa. Kurbağanın nesi kur diyecek olursanız sesi kur diyebilirim. Kurr kurr eden bağa. Şimdik efenim, bu iki heyvanın kabuğunu ve sesini çıkarttığımızda nasıl bir ortak yönleri kalıyor? Ben söyliyeyim: İkisinin de hem suda yaşayan hem de karada yaşayan ayrı ayrı türleri var. Kanaatimce (ve internetten bir takım sitelerden de öğrendiğime göre) bağa hem suda hem karada yaşayan heyvan, yani amfibi anlamına geliyor. Evet, kaplumbağa amfibi değil; yunus da balık diyil ama ona da yunus balığı demiş adamlar zamanında...

Neyse efenim, gelelim kaplumbağanın kabuğundan yaşının anlaşılmasına. Yıllarca hep kabuktaki kare bölümlerin sayısının kaplumbağanın yaşını verdiğini duydum, ama kaplumbağa kocaman da olsa küçücük de olsa o karelerin sayısının aynı olduğunu gördüm. Sonradan mevzuya uyandım, olay karelerin sayısında değilmiş. Bakınız efenim yukarıdaki fotoğrafa, bir karenin içinde sağ alt köşeden başlayıp gittikçe büyüyen iç içe kareler var. İşte onlar kaplumbağamızın büyüme izleri. Ve bu sevimli kaplumbağacığımızın yaklaşık on beş yaşında olduğunu gösteriyorlar...

O değil de, şu munis hayvanın iki yaprak ısırıcam diye böylesi kafa hareketlerine girişmesi ne kadar şaşkınlık verici değil mi?..

No comments: